METİN ERSOY
METİN ERSOY’U ANLATIR MISINIZ?

4 Mart 1934’de  Sultanahmet’ te doğdum. İlk, orta, lise yıllarım hep Fatihte geçti. Babam çok iyi bir saat tamircisiydi. Koyu bir Vefa Spor taraftarı olduğundan  Vefa Kulübü’nün içinde büyüdüm. Vefa Lisesinde okudum.

NASIL BİR ÇOCUKLUĞUNUZ OLDU?

Babamız ben 12 yaşındayken Rum bir kadına aşık olup bizi terk edene kadar İyi ve mutlu bir çocukluk geçirdim. Sonrası zorluklarla dolu geçti, her şeye sıfırdan başladım.

MÜZİK VE DANS NE ZAMAN HAYATINIZA GİRDİ?

1948—49’ lu yıllar radyolu günlerin başladığı dönemlerdi. Ben de 10 – 11 yaşlarındaydım. Sürekli radyoda büyük orkestraların ve sanatçıların müziklerini dinlerdim. Çok sesli müziğe o zamanlardan beri hem yatkın hem de düşkündüm. Müzik tutkum, Konservatuar ve sonrasında Askerlik hayatında farklı bir boyut kazandı ve şekillendi. Eş zamanlı olarak ta dans geldi. Sene 1954 – 55 öğleden sonraları Konservatuarın Şan Bölümüne devam ederken akşamları da dans dersleri veriyordum.
Aslında Müzik hayatından önce Vefa Lisesi’ndeki Müzik öğretmenim Hamdi Değirmencioğlu sayesinde Film Camiasına girdim. İlk Filmim 1955 yılında Hamdi Değirmencioğlu’nun kızı Zeynep Değirmencioğlu (Ayşecik) ile başrollerini paylaştığım Çingene Aşkı idi. Burada Çingene rolünde oynadım. 2. Film Metin Erksan’ın yönettiği “Gecelerin Ötesi” oldu. Bu film 2 sene sürdü. Ben bu arada Kore’ye gittim geldim. Film döndükten sonra bitirildi. Bu yönetmen Metin Erksan’ın idealizmi ile alakalı bir durumdu.
1955 te henüz kalipso ya geçmemiştim ama o zamanın ünlü parçalarını söylüyordum. Kore dönüşünde 60 yılların başındaydı. Yabancı arkadaşım vardı beni İlham Gencer’le tanıştırdı. İlham Gencer in Çatı adlı Kulübünde İlham Gencer’inde yüreklendirmesiyle profesyonel hayata adım atmış odum. Bu gecenin ertesinde hemen ihtilal olmasıyla benim profesyonel müzik hayatım sekteye uğradı.
1960 yılının yazında Turizm Bankasının tesislerinde çalıştım. Sonrasında tekrar İlham Gencer beni yanına aldı ve bir sezonluk anlaşma yaptı. Beni Türkiye ye tanıttı. Ve birlikte çalışmaya devam ettik.

 
 
 
 “BOLERO METİN” LAKABINI NASIL ALDINIZ?

Top oynardım. 1951’ de Galatasaray’ a girdim. Taraftarın tezahüratları sonucunda onların benim müziğe olan düşkünlüğümü bilerek sahalarda bana yakıştırma yapması sonucu gelişti. 1 senelik futbol hayatımın sonunda geçirdiğim bir sakatlık sonucu futbolu bırakmak zorunda kaldım ve kendimi tamamen müziğe verdim.

KORE SAVAŞINA TERCÜMAN OLARAK GİDİP ORADA DUYDUĞU KALİPSOYLA ÜLKEYE DÖNÜP KALİPSO KRALI OLMAK BU SÜRECİ ANLATIR MISINIZ.?

1956’ nın sonlarında Kore ye gittim 1958 yılına kadar 6 ay Kore 6 ay Japonya da kaldım, askerliğimi Tercüman Teğmen olarak yaptım. Yabancı dil bilmenin çok faydasını gördüm. Nato’nun 3. Uzakdoğu Ordusu’nda görevliydim. Burada Amerikan birliklerinde bulundum, çok sayıda Amerikalı sinema sanatçısı ve müzisyenle tanıştım. Kalipso ile bu süreçte tanıştım. Bol bol dinledim ve arşiv yaptım.

TÜRKİYE DE BİLİNMEYEN BİR TARZDA ŞARKI SÖYLEMEK ENDİŞELENDİRMEDİ Mİ SİZİ?

Hiç endişelendirmedi açıkçası, çok sevdim çünkü. Çok çalıştım. İngiliz sömürgesi altında olan Karayip adalarının şarkılarıydı ve bozuk İngilizce ile söylenirdi. O dili oturtmak için çok çalıştım elbette. 
 
 
HARRY BELAFONTE’YE BENZETİLİRMİŞSİNİZ..

Gemide bulunan siyahi personelin beni kendi sanatçılarına benzetmesi ile gelişen bir durum aslında. Resmini gördüğümde amcama daha benzer buldum ama tarzını da aldım. İkimiz de Mart ayında doğmuşuz. Müzik hayatında da birbirimizden etkilenerek yaptığımız çalışmalarda oldu.1976 yılında Hamburg’da konser de tanıştık. Altın kolyemi kendisine armağan ettim ve bu durum Alman basınına yansımıştı.

 
ÇAPKIN MISINIZ? YA DA ÇAPKIN MIYDINIZ?

Her erkek kadar kadınları severim tabi ama şimdi evliyim ve de 2 çocuğum var.

EŞİNİZLE İLGİNÇ BİR TANIŞMA HİKAYENİZ VAR. SİZDEN DİNLEYEBİLİR MİYİZ?

Lunaparkta çalıştığım dönem eşim de arkadaşlarıyla dinlemeye gelmiş. Kadınlar matinesine gelmişler masaya çıkıp oynuyorlar. Gördüm biblo gibi. Program sonunda arkadaşlarıyla kulise davet ettim ve tanışmış olduk. 10 senelik bir flörtün ardından 1977 de evlendik.

SPOR HAYATINIZIZN ÖNEMLİ BİR YERİNDE Mİ?

Spor yapıyorum, sigara kullanmıyorum, yüzmeyi seviyorum. Batı Hint adalarına özgü bir dans. Olan Limbo yaptım. Oynayan geriye doğru eğilip gittikçe alçaltılan yatay çubuk altından geçmek suretiyle yapılan dans.

YENİ PROJELER VAR MI?
Küba tarzına döndüm. Che Guevara Parçalarına Türkçe sözler yazıyorum. Keza burada da Che parçalarına büyük ilgi duyuluyor. Oğlumda Küba müziği yapıyor. 16 Şubatta Adana da oğlumla senfoni orkestrası eşliğinde konser vereceğiz.
 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
BU KELİMELER SİZE NE HATIRLATIYOR? (TEK KELİME İLE CEVAP VERİNİZ)

VEFA: SPOR KULÜBÜ, VEFALIYIM

AİLE: SEVGİ

İNANÇ: AŞIRILIĞI SEVMEM

EVLAT: GÜVEN

DENİZ: SEVERİM

ENERJİ: YAŞAM KAYNAĞI

RİYA: SEVMEM

FUTBOL: VEFALIYIM

SADAKAT: BAĞLILIK

BEYAZ: FERAHLIK

 

 

 
 
Geri