ÜNLÜ OYUNCULARIN BİR ARADA OLDUĞU VE SES GETİREN BAŞARILI OYUNLARA İMZA ATAN İSTANBUL HALK TİYATROSU’NUN HİKAYESİNDEN BAHSEDER MİSİNİZ?
2005 yılında Oynadığımız Barut Fıçısı oyununda oyunun yönetmeni Yıldıray Şahinler’e derdimizi daha özgürce anlatmak için bir özel tiyatro kurma fikrimi paylaştım çünkü oyunumuz ağı bir sansür tehdidi altındaydı. Fikrimi aynı oyunda oynadığımız arkadaşım Bahtiyar Engin’ e de açtım ve o da sonuna kadar destekleyeceğini ve bir parçası olmaktan gurur duyacağını ve Kemâl Kocatürk’ün de benzer bir tiyatro kurma fikri olduğunu söyledi. Dolunay Soysert’in de katılımıyla İstanbul Halk Tiyatrosu kuruldu. Sırasıyla, Kemâl, Dolunay ve sonra ben çeşitli nedenlerle tiyatrodan ayrıldık. Şimdi, İHT Yıldıray ve Bahtiyar ile birlikte, yine çok değerli oyuncu arkadaşlarım, ağabeylerim Erkan Can ve Cem Davran ile yoluna devam ediyor.
TİYATRO MU SİNEMA MI TELEVİZYON MU? ÖNCELİK SIRALAMANIZ NASIL OLUR?
Önceliğim her zaman tiyatro tabii ki. Yapmayanın bilemeyeceği bir şey değil, yapabilen de çok az, kıymetini bilen bilir.
SON DÖNEMDE İSTİBDAT KUMPANYASININ BU KADAR BEĞENİLMESİNİ NEYE BAĞLIYORSUNUZ?
Ülkemizde hiciv ölmek üzere, oyunumuz bunun son örneklerinden biri. İnsanlar inandıkları, istedikleri, umdukları dünyanın eksisinin ya da artısının sahnede tartışıldığını görmek ister. İstibdat Kumpanyası, tam da bunu yapıyor hem de fena halde eğlendirerek.
SADRİ ALIŞIK ÖDÜLÜ ALDIĞINIZ BİR YAZ GECESİ RÜYASI OYUNU VE EN ÖNEMLİSİ ŞEHİR TİYATROLARI İLE AYRILMAK ZORUNDA KALDINIZ. NASIL BİR SÜREÇ GEÇİRDİNİZ?
Ödülü aynı zamanda İstibdat Kumpanyası’ndaki performansımla da aldım. ŞT’den atılmam, kötü performansım ya da iş ahlakımla ilgili bir karar değil ki, tamamıyla siyasi bir karar. O yüzden kafama takmamaya çalışıyorum, tüm Türkiye’den arayan ve desteklerini bildiren dostların desteği de güç katıyor. Hepsine; bu zor günlerde verdikleri destek için bir kez daha çok teşekkür ediyorum.
SÖYLEYECEK ÇOK ŞEYİNİZ VAR. ETKİN TWİTTER KULLANMANIZ BU YÜZDEN Mİ?
Evet. Kendimizi özgürce ifade edebileceğimiz bir tek orası kaldı. Kendi kişisel gazetem gibi.
MEDYADA MUTLU VE HUZURLU BİR ÜZÜMCÜ AİLESİ GÖRÜYORUZ. EBRU HANIM İLE TANIŞMA HİKAYENİZİ ÖĞRENEBİLİR MİYİZ?
Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde yapılan Gençlik Günleri organizasyonunda tanıştık. Biz Eskişehir Konservatuvarı olarak Dürrenmant’ın, Yaşlı Kadının Ziyareti adlı oyunumuzla katılmıştık organizasyona, Ebru da izleyici olarak gelmişti. İkimiz de üniversite 3. Sınıftaydık, neredeyse 22 yıl olmuş.
BU KADAR YOĞUN BİR BABA OĞULLARI ADA VE BATU İLE YETERİNCE VAKİT GEÇİREBİLİYOR MU?
Şartlarımı zorladığım zamanlar oldu, ancak bu musibetin bir yararı oldu onlarla daha sık vakit geçiriyorum.
SİZİ EN ÇOK ŞAŞIRTAN VEYA SİNİRLENDİREN ŞEY NEDİR?
Adaletsizlik.
GELECEK İÇİN UMUTLU BAKABİLİYOR MUSUNUZ?
Yaşıyorum, umutsuz yaşanmaz ki.
YENİ BİR YILA GİRİYORUZ. 2016 İÇİN NE SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?
Umarım yok yere insanların ölmediği, adaletsizliğin yapılmadığı çağların başlangıcı olur bu yıl.
BU KELİMELER SİZE NE HATIRLATIYOR? (TEK KELİME İLE CEVAP VERİNİZ)
GEZİ direniş
ONUR gezi
TİYATRO nefes
EVLAT sevgi
VİCDAN ihtiyaç
VEFA bozacı :)
AŞK gençlik
ÖZGÜRLÜK güvercin
HUKUK düzen
SEZER Ahmet Necdet