Bence şu an insanlar ikiye ayrılmış durumda. Bir grup dünya umurunda değil, tamamen herşeyi akışına bırakmışlar. Bir grup ise abartılı şekilde sağlıklı yaşama merak saldı. İkisi de normal değil. Hem hayatı yaşamalı keyfini almalıyız, ama abartmadan. en güzeli hiçbir şey de aşırıya kaçmamak, abartmamak. Şu an büyük bir bilgi kirliliği var. En doğrusu kendinize uzun süredir var olan fit-sağlıklı-formda doktor veya tıbbi eğitimi olan bir kişiyi seçin, onun dediklerini ve önerilerini yapın. @haydrendersarac kullanıcı adıyla beni sosyal medyadan takip ederseniz sağlıklı yaşam ve sağlıklı beslenme ile ilgili gün içerisinde bilgi ve önerileri okuyabilirsiniz.
YAZ YAKLAŞIRKEN ZAYIFLAMA TELAŞLARI BAŞLIYOR.OKURLARIMIZ İÇİN BİRKAÇ TAVSİYE ALABİLİR MİYİZ?
Kışdan çıktık, artık ilkbaharın son günlerindeyiz. fazla kalorili gıdalar, az hareket nedeni ile metabolizmamız yavaşlar ; sonuç olarak yağlanırız. En önemlisi de toksinler birikir. Toksinler bizi yavaşlatır, yorgun hissettirir.Bunları atmak için öncelikle hareketi artırmalıyız, bolca sıcak su içmeli , bolca yeşil sebze ve mevsim meyvaları tüketmeliyiz. Spor yapmaya henüz başlamadıysak da, bazı gün içinde kısa mesafeleri yürüyerek gitmek, evde 15- 20 dak dansetmek bile metabolizmamızı canlandırır.
Detoks nedir?
Sabahları yorgun uyanıyorsunuz, midenizde sürekli şişlik hissediyorsunuz ve renginizin sarılığından şikayetçisiniz. Bunların sorumlusu: Vücutta biriken toksinler. Çözümü ise bilinçli beslenme ve detoks kürleri, diyetleri uygulamak.
Kapalı, havasız sözde akıllı binalarda çalışıyoruz, dışarıda da bol bol hava kirliliği var. Neredeyse oksijen yerine bol bol azot soluyoruz. Bu olumsuz faktörler bir araya gelince hem vücudumuz hem de cildimiz istemeden kirleniyor. Doğallıktan gitgide uzaklaşıyor, beslenme ve yaşam alışkanlıklarımızı hızlandırıyor ve bunların sonucunda da sindirim problemleri yaşıyoruz. Sabahları yorgun uyanıyor, gün içinde yorgunluk dalgalanmaları yaşıyoruz. Saçlarımız kuruyor, kırıkları artıyor ve dökülüyor. Cilt rengimiz ise giderek matlaşıyor. Eyvah, vücudumuz sinyal veriyor, iyi bir detoks programı istiyor.
Vücudumuzun detoksu kendi yöntemleriyle yapıyor, ancak şehir yaşamının bizi vücudumuzun attığından çok daha fazla toksinle karşı karşıya bırakıyor.
İşte bu nedenle kendi kendimize de şu önlemleri almamız şart:
· Düzenli olarak hafif egzersizler yapmak
· Bol bol ılık su içmek detoksun en önemli koşulu. Çünkü ılık su vücudu adeta yıkıyor ve metabolizmayı hızlandırıyor.
· Doğal detoks için biberiye, zerdeçal, zencefil, limon gibi toksin azaltan baharatları günlük yemeklere katmak
· E, C, A vitamini, selenyum, üzüm çekirdeği özü, koenzim Q-10, arı poleni gibi çeşitli doğal destekleri sadece doktor tavsiyesiyle kullanmak gerekli
· Hormonsuz taze meyve ve sebzeleri tüketmek
· Beyaz un, beyaz şeker, şarküteri gıdalar ve kızartmalardan ise uzak durmak
Detoks diyetini desteklemek için toksinlerin atılmasına yardımcı olan bitki çaylarını da içebilirsiniz. Hijyenik olarak hazırlanmış doğal çaylar metabolizmayı hızlandırıyor, idrar ve bağırsak boşaltımını kolaylaştırıp antioksidan etkiye yardımcı oluyor.Rezene, yeşil çay, ahududu, limon kabuğu, kiraz sapı, mate çayı detoksa yardımcı olur.
Detoksa yardımcı 5’li çay: Günde 2 kez, bir büyük fincan sıcak su içine atılarak içilecek.
Avakado Yaprağı ( 1 adet)
Funda yaprağı ( 2 adet)
Yeşil çay (½ çay kaşığı)
Biberiye ( ½ çay kaşığı)
Kekik ( ½ çay kaşığı)
Mate çayı ( 1 nescafe kaşığı)
* İlkbaharda ayrıca, hacamat yaptırın. en derin ve aslında etkili detoks, usulule ve kurallarıyla yapılan hacamattır.
1. Diyetlerde “kibrit kurusu” gibi kavramlardan yorulduysanız; bir de bunu deneyiniz.Herkesin midesi , kendi 2 avucu kadardır.Bir öğünde kendi 2 avucunu z kadar yemek yenilmesi uygundur. Diğer bir değişle masadan yüzde 75 doyarak kalkmamız gerekir.
2. Evde veya dışarıda yerken mümkün olduğu kadar basit şekilde beslenin.En fazla 3 veya 4 yiyeceği karıştırın.
3. Mevsimlere göre beslenmeye özen gösterin.Yazın sulu va serin besinler; kışın sıcak ve kuru (su, domates ve salça olmadan, kendi suyunda pişirilmesi; ızgara veya fırında veya buharda pişirilmesi uygundur)
4. Mevsimine göre sebze ve meyve yiyin
5. Tatlandırıcı ve şeker kullanmayın; sakız çiğnemeyin.
6. Yiyecekleri 30-40 kez çiğneyin.Çok çiğneyince asidik gıdalar, alkali olurlar ve midede o denli az asit oluştururlar. Bu da sindirimi hızlandırır.
7. Yemek sırasında su veya başka sıvı tüketmeyin. Sindirim yavaşlar.
Öğün aralarında olmak üzere 10-12 bardak-2 litre sıcak su tüketin.
Diyetlerde “kibrit kutusu” gibi kavramlardan yorulduysanız; bir de bunu deneyiniz. Herkesin midesi , kendi 2 avucu kadardır. Bir öğünde kendi 2 avucunu z kadar yemek yenilmesi uygundur. Diğer bir değişle masadan yüzde 75 doyarak kalkmamız
Yemeklerinizi sakin bir ortamda , oturarak, huzurlu olarak yiyin. Ne kadar hızlı yerseniz, o kadar yavaş hazmedersiniz. Bu da kilo almanıza neden olur.
1. Hastayken, ateşiniz varken sulu gıdalar tüketin. Duygusal çöküntü yaşıyorsanız, kızgın, endişeli ve çok üzüntülü iseniz fazla yemek yemeyin. Sindirim sistemi kapanır çalışmaz. Yediğiniz herşey kalır, asit ve toksin üretir.Bu da yağlanmanıza nden olur.
2. Unutmamak gerekir ki önemli olan sırasıyla:
Ne yediğiniz
Nasıl ( pişirme şekli)
Ne ile birlikte yediğinizdir
Ne zaman yediğiniz
Ne kadar yediğiniz
3. “Çok yiyen beden hastalıkla doludur.”
4. Günde kaç kalori almalıyız?:
Öncelikle, dengeli bir beslenme programı uygulayarak vücudunuzdaki her yarım kilo için 10 kalori almalısınız. Buna, günlük aktivite durumunuza göre, 400-700 kalori daha eklemelisiniz. Sözgelimi 65 kiloda aktif bir kadının günlük alması gerekli kalori miktarı 2000 civarındadır ve bu kişinin, haftada bir kilo vermek istediğinde, günlük kalori miktarından 500 kalori daha az beslenmesi yeterlidir. Eğer siz daha kalıcı çözümler istiyorsanız, diyetiniz boyunca günlük kalori miktarından 250 kalori indirin ve 250 kaloriyi yaktıracak kadar da egzersiz yapın.
5. Kolestrolü düşüren yiyecekler :
Lif bakımından zengin sebzeler, sözgelimi yulaf, fasulye ve soyalı besinler, kolesterolü düşürüyor. Bunlar, kandaki kolesterol miktarını dengeleyici özelliğe sahip bulunuyor. Kolesterolünüz yüksekse, özellikle az yağ içeren bir diyet yapmalısınız. Aldığınız yağ miktarını azaltmak için meyve ve sebze ağırlıklı öğünler yemelisiniz ve kırmızı eti azaltmalısınız. Ayrıca süt ve süt ürünlerinden de yağsız olanları tercih etmelisiniz.
Mevsim yorgunluğunu üzerinizden atmak için ozon terapiyide deneyebilirsiniz. haftada 1 yapılan ve yaklaşık 15 dk. süren bu uygulamayı 10 seasnsa tamamladığınızda kendinizi çok daha dinç ve iyi hissedeceksiniz ve iç organlarınıza yatırım yapmış olacaksınız.
Özellikle hacamattan sonra yapılan ozon vücuda büyük yarar sağlar.
BU KELİMELER SİZE NE HATIRLATIYOR? (TEK KELİME İLE CEVAP VERİNİZ)
ENERJİ Yaşam
YAŞAM Tekamül
AŞK Allah
GÜZELLİK Karım
EVLAT Cennet Kokusu
KALİTE Asalet
DOĞA Huzur
KÜR Şifa
KADIN Tamamlayıcı
YALAN Nefret, haksızlık, iğrenç, kandırma, tek kelime ile ifade imkansız ,olmuyor.